2-Fenolojiye Göre Bağcılık: Vejatatif Dönem- Bağlarda Ağlama BBCCH 00 00-05
- Mehmet AKINCI MSc.
- 26 Eyl 2024
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 25 Oca
Kışın sonlarında veya ilkbaharın başlarında, asmalar genellikle budama yüzeylerinden ve henüz tüberize edilmemiş diğer yaralardan ksilem özü çıkmaktadır.
Bağcılar tarafından "ağlama" olarak adlandırılan bu tür özsu akışı, uyku halinden aktif büyümeye yaklaşmakta olan geçişi işaret etmektedir. Ağlamanın başlaması köklerdeki metabolik aktivitenin restorasyonu ile ilgilidir. Toprak sıcaklığından, toprak neminden ve anaçtan etkilenmekle birlikte ortalama olarak toprak sıcaklığı yaklaşık 7 °C'nin üzerine çıktığında başlamaktadır. Gerçekten de, köklerdeki metabolik aktivitenin bir vekili olarak kök solunumu, hem toprak sıcaklığı hem de toprak nemi ile yakından ilişkilidir. Ağlama, hava sıcaklıklarının tomurcuklanmaya elverişli olup olmadığına bağlı olarak birkaç gün veya birkaç hafta sürebilir. Aynı zamanda toprak sıcaklığındaki değişiklikler, ağlama akışıının dalgalanmasına neden olabilmektedir. Bir asma ağlama ile birlikte günde 0.1-1 L özsu oluşturmakta, en yüksek oranlar ılık ve nemli topraklarda görülmektedir.
Ağlama köklerde bir basınca neden olmaktadır. Asmalardaki varlığı ilk olarak İngiliz bilim adamı Stephen Hales (1727) tarafından gösterilmiştir. Kök basıncı, proteinlerden ve nişastadan oluşan besin depolarının işlenerek ksilem kanallarına amino asit ve şeker şeklinde pompalanmasından kaynaklanmaktadır. Sıcaklık 0 °C'ye yakın ve altına düştükçe şeker konsantrasyonu katlanarak artmaktadır. Bu tepki birkaç saat içinde ortaya çıkmakta ve sıcaklık tekrar yükseldiğinde ise hızlı bir şekilde eski halini geri gelmektedir.
Bununla birlikte, glikoz ve fruktoz gibi şekerler, ağlayan özsuyunun sadece küçük bir bileşenidir.Malat, tartrat ve sitrat gibi organik asitler; glutamin gibi amino asitler; ve potasyum ve kalsiyum gibi mineral besin iyonları birlikte mevcut toplam çözünen maddelerin %>90'ına katkıda bulunmaktadır. Ksilem özsuyunun ozmotik basıncında ortaya çıkan artış, köklerin topraktan su alımı için itici gücü sağlamaktadır.
Asmalar bu zamana kadar henüz yeni su emici ince kökler üretmediğinden, olgun odunsu köklerin kabuğunda su alımı meydana gelmektedir. Köklerde oluşan basınç 10 m yüksekliğindeki bir su kütlesini destekleyebileceğinden, kök basıncı suyu asmadan yukarı bölümlerine rahatlıkla çıkarmaktadır.
Kök basıncı, ksilem içinde kış aylarında oluşan hava kabarcıklarını çözmeye ve dışarı itmeye hizmet etmektedir. Böylece ksilem fonksiyonunu geri kazandırılmaktadır. . Bu olay asma bitkisi için elzemdir. Çünkü ksilem özsuyu donduğunda, özsu içinde çözünen gaz, çözeltiden dışarı atılmaktadır. Çünkü gazlar buzda pratik olarak çözünmez. Bu fiziksel süreç, kabarcıklar çözeltiye geri dönmek yerine genişlerse, çözülme üzerine kavitasyona yol açabilmektedir. Bu kavitasyon tomurcuklara uyanma zamanında bitki özsuyunun ulaşmasını engelleyecektir. Ağlamanın tipik olarak tomurcuklar şişmeye başlamadan önce başladığı göz önüne alındığında, ksilem içerisinde oluşan kabarcıklar bu basınç sayesinde dışarı atılmakta ve tomurcukların uyanması için gerekli besinlerin ulaştırılması garanti altına alınmaktadır. Tomurcukların su içeriği, tomurcuklanma fazı sırasında hızla %50'den yaklaşık %80'e yükselmektedir.
Floem akışı devam etmeden önce ksilem içindeki şekerlerin verilmesi, tomurcukların apikal meristemlerinde hücre bölünmesine ve oksin üretimine veya depolama havuzlarından salınmasına devam etmesini sağlayabilir. Kök basıncına bağlı su yükselişi, ilkbaharda tomurcuk şişmesine ve tomurcuk kırılmasına neden olabilse de, ortaya çıkan sürgünler, kalıcı asma organlarından yeniden mobilize edilen şeker ve diğer besin maddelerinin yeniden aktive edilmiş floemindeki dağıtıma hızla bağımlı hale gelir.
Maksimum ağlama hızı tomurcuklanmadan birkaç gün önce ortaya çıkar ve genellikle 10-14 gün sonra durmaktadır. Ancak kök basıncı bazen tomurcuklanmadan sonra >1 ay boyunca aktif kalabilir. Bununla birlikte, toprak nemi azaldıkça hem ağlama hem de kök solunumu azalmaktadır. Eğer toprak çok kurursa kök zarlarının sızıntısı keskin bir şekilde artmaktadır. Böyle durumlarda , büyüyen asmalarda ağlama minimaldir veya hatta yoktur. Yetersiz kış yağışları nedeniyle kuru toprakta yetişen bağlarda, bitki gövdede ve kök parankimasında depolanan sui le büyümeye çalıştığı için, bodur sürgünlerin büyümesine, meyve sürgünlerinin yeteri kadar gelişmemesine ve doğuşların azalmasına neden olmaktadır.
Aşağıdaki tabloda bu dönemde yapılacak işlemler belirtilmektedir.
BBCH Kodlar | Resim | Açıklama | Yapılacak İşlemler | Yapılacak Uygulama |
00 | ![]() | Dormansi: Kış tomurcukları çeşide göre yuvarlak, parlak veya koyu kahverengi, tomurcuk pulları çeşide göre az ya da çok kapalı | Kış Budamasının Tamamlanması Organik Gübrenin Dağıtılması Ot Mücadelesi Bağ direklerinin ve Tellerin Kontrol Edilmesi | Ot Mücadelesi İçin: 500 g/L İndaziflam - 10 gr/de |
01 | ![]() | Tomurcuk büyümesinin başlangıcı: tomurcuklar, tomurcuk pulcuklarının içinde genişlemeye başlar. | Bakırlı Preperatların Atılması | %20 METALİK BAKIRA EŞDEĞER BORDO BULAMACI- 50 kg/ 2000 Lt Suya |
03 | ![]() | Tomurcukların şişmesinin sonu: tomurcuklar şişkin, ancak henüz yeşil değil. |
|
|
05 | ![]() | "Yün aşaması": kahverengi yün açıkça görülebilir | Bağ Maymuncuğu ve Thrips ile Mücadele | Bağ Maymuncuğu için: %5 EMAMECTİN BENZOATE 1 kg + Thrips İçin: %25 SPİNETORAM 800 gr/2000 L suya |
Commentaires